6 Mayıs 2017

KİTAP YORUMU: SATRANÇ (STEFAN ZWEIG, CAN)

Öncelikle cahilliğimden bahsedeyim; biliyorsunuz Stefan Zweig dünyada ünlü bir yazar ve çoğunuz da kitaplarını okumuşsunuzdur. Benim her kitabı alıp okuma şansım olmadığından kitap kurdu dostlarımın yorumları sayesinde listemi azaltıp seveceğim kitaplara öncelik verebiliyorum. Bazı klasikleri çok geç okuyanlardanım ben de. Bu kitap da ne zamandır aklımdaydı. Elimdeki satrançla ilgili başka bir kitabı bu kitapla karıştırdığımdan sevmeyeceğimi düşünerek niyetlenmemiştim. Farklı olduğunu ve bu kitabın tarzıma çok uyduğunu idrak etmemle alışveriş listemde yerini aldı. 
Gelelim cahillik kısmıma; bu yazarı daha önce okumamış olmamın utancını yaşıyordum ki, yazarı detaylı incelememle daha önce kitabını okuduğumu hatırlamam bir oldu... Evet, Stefan Zweig ile ilk tanışmam değilmiş bu kitap. Ancak, migrenli dönemime denk geldiği için yazar konusunda unutkan davranmışım. 
'İnsanlığın Yıldızının Parladığı Anlar'. Okudunuz mu bu kitabını? Çok beğenmiştim. Bir edebiyat grubunda örnek olarak okumuşlardı ve ben de nasiplenmiştim. Geçmişe damgasını vurmuş kişi veya olaylardan 14 adet seçmenin bulunduğu (buna İstanbul'un fethi de dahil), yine kısa ve öz olan şahane bir kitap. Çok beğendiğim ve rahat okuduğum bir kitap olmuştu. Sayesinde genel kültürüm de zenginleşmişti :) 
kitabı başka bir yayında ayrıca yorumlarım. 

Satranç: Stefan Zweig'in ölümünden önce yazdığı son eser. Arkasındaki hikayeyi okumadığınızda da kitabı beğenecekken, aslında hikayesini okuduğunuzda anlam kazanan ve şekillenen bir kitap. Maalesef Avusturyalı yazar, Satranç kitabını bitirdikten kısa bir süre sonra, Avrupa'nın içinde bulunduğu duruma dayanamayarak karısıyla birlikte intihar etmiş. Kitapta da Czentovic'i diktatörlüğü, Dr. B.'yi de bu diktatörlük karşısında -kendisi gibi- psikolojik şiddete maruz kalmışları temsil edecek şekilde yazmış. 
Hayat hikayesini özet olarak okudum. Bence siz de okuyun. Böylesi bir yazarı böyle trajik bir olayla kaybetmek hepimiz için büyük bir kayıp. Oldukça ilkel olan 'savaş' kavramının artık bitmesi gerektiğini savunarak yazarın hayatından çıkıp kitabın hayatına başlıyorum. 

Bir gemi yolculuğuyla başlıyor kitap. Biz olayları -adını öğrenemediğimiz- bir yolcu tarafından dinliyoruz. Yola çıkmadan önce tüm basın mensuplarının doluşmasından ve flaşlardan gemide önemli birinin olduğu anlaşılıyor: genç yaşına rağmen dünya satranç şampiyonu olan Czentovic. 
Yazar aracılığıyla, bu başarılı gencin dramatik ve geldiği noktada oldukça şaşırtıcı olan hayat öyküsünü dinliyoruz önce. Bu hayat hikayesi, yolcumuz tarafından inanılmaz bir merak uyandırıyor ve bu asosyal kişiliği analiz etmek için durduramadığı bir merak besliyor. 

Sonunda ilgisini kendi alanında çekiyorlar: Satranç! Tabi ki dünya şampiyonu için çok kolay lokma olan bir grup amatör satranç oyuncusu bu şampiyona ulaşmakta yeterince başarılı olamıyorlar. Ta ki bir hamleleri sırasında dayanamayarak müdahale eden gizemli bir el oyuna el atana kadar... 

Kitabın geri kalan kısmında -nedense ismine 'Dr. B.' denilen- bu gizemli kişinin kendisinden daha da gizemli olan satranç hikayesini derinlemesine dinliyoruz. Satrancın derinliklerine girişini bize öyle bir anlatıyor ki siz de bu duyguları birebir ve çok yoğun olarak hissediyorsunuz. Psikolojik baskı kelimesi ruhunuza işliyor.  

Peki bu gizemli satranç oyuncusu dünya şampiyonunu müdahale ettiği oyunda yenebildi mi? 
Diğer oyuncuların ısrarı ikinci kez böyle bir oyuna ikna edebildi mi? 

Cevabı bu kısa kitapta. 
Evet kısacık sadece 71 sayfa. Buna rağmen 'Uzun Öykü' olarak geçiyor. 

İsmi 'satranç' olmasına rağmen ve kitabın ana konusu satranç üzerinde dönmesine rağmen sizi satranç detaylarıyla yormuyor, oyunculara yöneliyor. Satranç bilmeyen veya sevmeyenler de rahatlıkla okuyabilir. 

Stefan Zweig'ı okuyup da kalemini sevmeyen azdır diye düşünüyorum. Ben fazla betimleme gördüğümde daralan bir insan olsam da Zweig'ın duygu betimlemeleri inanılmaz ve hayranlık uyandırıcı  Gördüğüm kadarıyla her kitabında vermiş bu hayranlığı... Zweig okumaya devam edeceğim, o kesin! 

Bu kısacık ama klasik kitabı okumayanınız varsa mutlaka okuyun derim. 

-----
Kitabın içeriğinden bağımsız olarak Can Yayınları'na özel bir iki yorum yapmak istiyorum. 
Kitap zaten kısa olmasına rağmen yazılar ufak ve sayfalar dar... Beni biraz rahatsız etti. Küçük ve içiçe geçmiş izlenimi verdi. Kitap sanki sıkıştırılmaya çalışılmış gibi. Ayrıca oldukça dikkatli okumama rağmen son sayfalar sanki kitaptan ayrılacak gibiydi; aşağıya bir fotoğraf ekleyeceğim açıklamak için. 

Can Yayınları'nda böyle bir baskı beni şaşırttı. 
Dağınık Anne

Her şeye ilgisi olan uykusuz, vakitsiz, dağınık bir kadın, 2014'ten beri de uykusuz bir ufaklığın annesi.
Blog onun terapisi, yemek kitabı, kütüphanesi, hayattan kareleri... İmla takıntılı, detaycı, teknoloji ve bulmaca meraklısı, yorumları blogunun baş tacı, kırmızı delisi, Sherlock ve Iron Man hayranı bir sağlık çalışanı. Sağ ve sol beyni eşit çalışan canlı bir savaş alanı. Seven, isteyen herkese blog yazmayı tavsiye eder. İlgi duyan herkesi de bekler!
Dağınık Anne: Yazıldığı gibi okunur... Okunduğu gibi anlaşılır...

BU YAZILAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

18 yorum:

  1. Ben bu yazarla geçen sene tanıştım. Oysa annemde bir çok kitabı da varmış. Ben de sevmeyeceğimi düşünmüştüm, oysa tam benlikmiş. Neyse canım, okuduk ya sonunda :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen Handancım! Nedense sevmem diye düşünüyordum halbuki dili ne kadar güzelmiş? Geç olsun güç olmasın değil mi :)

      Sil
  2. Liste de yerini çoktan aldı. Fırsatım olmadı. Yarım kalan kitaplardan sonra Stefan Zweiga da başlayacağım. Keyifli okumalar.:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Başlayınca hep devam ediliyor bahçe perim :) umarım siz de seversiniz? Teşekkür ederim.

      Sil
  3. Bu kitabı geçtiğimiz aylarda kitap fuarından aldım ama hala okuyamadım . Tüm kitapları okunası

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle Hayel Damlası. Öyleymiş. Başlamayla bitirmek bir oluyor çok beğendim :) Teşekkür ederim!

      Sil
  4. canım ben de çok severek okuyup yorumlamıştım . sen de çok beğenmişsin. zweig muhteşem bir yazar gerçekten de elifcim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sorma Deryacım ben bunu hep evdeki diğer kitapla karıştırıyordum işte cahillik üzerine cahillik yaptım Zweig kısmet olmadı :)))
      Hoşgeldin kırmızılım :)

      Sil
  5. Herkes patır patır yorumlarını giriyor, bense hala okuyamadım Satranç kitabını. Sanırım bu duruma el atmam gerekiyor artık. Nadiren de olsa kitapların baskılarında bir takım istenmeyen sorunlar ortaya çıkabiliyor. Diğer baskılarda da aynı hataların olup olmadığına bakmak lazım. Belki sorunu iletirseniz daha temiz ve sorunsuz bir baskıyı ulaştırabilirler tarafınıza. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle Serhat hemen bir el atmalısın bu duruma :) Başlamanla bitirmen bir olur -ki biliyorsun benim zamansızlık sorunumu, ona rağmen-.
      Baskı hatası biraz da tuz biber oldu. Nedense sevemedim bu baskısını... Yazı karakterini darlığını... Bir de onu görünce :) Haklısın iletmek lazım.
      Çok teşekkür ederim.

      Sil
    2. Serhatcım sen döndün mü? Bir süredir uğrayamıyorum ne kadar oldu sen gideli bir bakayım :)

      Sil
    3. 6-7 aydır yoktum askerlikten dolayı ama artık kesin dönüş yaptım. 1 ay olacak neredeyse.:)

      Sil
  6. Ruh ikizim Zweig favorilerimden ya, betimlemelerden klasikleri biliyorsun yakmıştım =))
    ama Zweig öyle mi?, çok etkileyici hayran hayran okudum!
    Can yayınları ve iş bankasının çevirilerini seviyorum klasiklerde ben öncesinde bu tarz baskı hatası ile karşılaşmamıştım çok şaşırdım açıkcası, neden böyle oldu ki yaawwfff, en hassas olduğum şey kitaplarda hasar durumları =(((

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. FENOM! Kitap danışmanım hoşgeldin ;))
      Evet sendeki baskıdan alacaktım aslında set olduğu için bunu seçmiştim.
      Evet yahu muhteşem. Daha önce okumuş olduğumu öğrenmem de harika oldu değil Mi :)
      Uzak diyarlara sevgiler

      Sil
  7. Merhaba. Idefix de çok karsima cikiyordu. Deneyim dedim. Bende yazarla geç tanisanlardandanim fakat akiciligina bayıldım. Şimdi ikinci kitap olarak Olağanüstü bir gece yi aldım. Sırayla her alışverişinde bir tane alıcagim. Yaziniz çok güzel

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ah çok teşekkür ederim! Ben de çoook geç tanışmışım onu anladım! Geç tanışma nedenim de yazdığım gibi tamamen yanlış bir düşünce. Bu kadar detay yazıp bu kadar akıcı nasıl oluyor hayret ettim ki ben detay okuma konusunda başarılı değilimdir. Ben de serisini aldım :)
      Geç dönüşüm için kusura bakmayın lütfen!
      Sevgiler

      Sil
  8. Merhaba, Stefan Zweig paylaşımın için teşekkürler. (: Stefan Zweig'in dilimize kazandırılan en güncel kitabı GELECEĞİN ÜLKESİ hakkındaki güncel yazımı okumanı önerebilirim. Saygılarımla.

    https://forestofnoreturn.blogspot.com/2018/08/modern-stefan-zweig-olmak-icin-hazirim.html

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba, yorumun ve paylaşımın için teşekkür ederim. Ben de sayfanı ziyaret edeceğim.
      Ancak yorum notlarımda belirttiğim gibi link içeren yorumları yayımlamanızı rica ediyorum :)
      Anlayışın için teşekkür ederim.

      Sil

Yorumlarınız benim için çok önemli! Olumlu olumsuz fark etmez, düşüncenizi paylaşır mısınız?
(Lütfen link bırakmayınız, link olan yorumları silmek zorunda kalıyorum. Anlayışınız için teşekkür ederim)

Blogger tarafından desteklenmektedir.